28 Haziran 2011

Fotosu Fotoşoplanasıcalar İçin

Fotoşop programlarıyla ilginiz olmayabilir. Ama en azından fotoğraflarınızın rengini ışığını şöyle çok uğraşmadan basitçe değiştirmek istediğiniz olmuştur. Herhangi bir program bilmeden, indirmeden, bir internet sitesi üzerinde bunu yapmanız mümkün. Basit bir google aramasında fotoğraflarınızı düzenlemenize imkan veren yüzlerce site bulabilirsiniz ancak Rollip’in diğer pek çoğundan daha basit olduğunu ve kaliteli işler çıkardığını söyleyebilirim. 40 değişik fotoğraf efektinden dilediğinizi seçin ve fotoğrafınızı yükleyin. Hepsi bu!

23 Haziran 2011

Mantık Çerçevemin de Bir Sınırı Var!

                Ekonomi uzmanı değilim ama herkes gibi ben de banka reklamlarında bir sürü kredi çeşidi duydum. İhtiyaç kredisi, emlak kredisi, ticari kredi, vs. Ama aralarında şaka niteliği taşıyan bir kredi var: Tatil kredisi. Bir dakika. Nasıl yani? Tatile gidecek parası olmayan adam üstüne bir de kredi mi çeksin demek istiyorsunuz? Olamaz değil, olabilir. Fakat olabilirliği mümkünse de aklım bir türlü almıyor. Tatil dediğin birikmiş parayla yapılır. Birikimi olmayan insan tatile gitmez bir kere. Hem yaptığım tatilden aylar sonra halen tatil borcu ödüyor olmak o tatili içime sindirmez ki! Borç al tatil yap! Neyin kafasını yaşayacak bu arkadaş tatilde? Güneşlenecek mi yoksa kredi taksitlerini mi hesaplayacak? “Kredi çek tatile gidelim” diyen sevgilim olsa ayrılırım, nikahlıysam boşanırım. Sonra da gider kredi çeker tatil yaparım. Demeyeceğim tabii. Ama bu kredinin, krediyi çeken açısından mantıklı olan tarafı nedir anlayan bilen varsa beri gelsin.

21 Haziran 2011

Hürrem Kokulu Kadınlar


Televizyonda gördüğü her şeyi gerçek sanan azımsanmayacak bir kitleyi sömürmenin bir başka yolu da bu. Televizyonda izlediğimiz şeylerin kokusunu alabileceğimiz teknoloji henüz geliştirilmediğine göre böyle bir kokuyu ancak görmüş olabiliriz. (Ben diziyi seyretmediğim için fikrim yok.) Dizilerde kim ne giyse, ne taksa, o şey ertesi hafta mağazalara ya da pazar tezgâhlarına düşüyor. Ancak markası olmayan bir saray parfümünün de parfümcülere düşmesi ilginç. Bu kokuyu sattığını vaat eden ucuz parfüm satan mağazalar zincirinin öncelikle Osmanlı dönemindeki parfümleri araştırması, Hürrem Sultan’la ilgili detaylı metin okumaları yapması falan gerekir. Yine de böyle bir kokunun formülüne ulaşmak hayli zor. Bir sultanın tek bir koku kullanma ihtimalinin ne kadar düşük olduğunu da düşünecek olursak Hürrem kokusu falan gelmemiştir. Gelmeyecektir. Bu tür kandırmacalı pazarlama tekniklerine kanmayınız.

16 Haziran 2011

Yürüme Mesafesi

Nedir bu mesafe?
Kaç kilometredir?
Açıklığa kavuşturalım.

Türkiye'nin Resmi Şarj Aleti

Eskiden Ülker’siz çay saati düşünülemiyordu. Herhalde artık düşünülebiliyordur. Hoş, söylendiği gibi Ülker bir yeşil sermaye markası ise gidişat daha uzun yıllar Ülker’siz çay saati düşünemeyeceğimizi gösteriyor. Pötibör değil mevzuu. Ülker’in bu başarılı sloganına istinaden Nokia şarj (şarz) aletinin hayatımızdaki anlam ve önemine vurgu yapmak istedim. Ülker’e senden büyük Nokia var diyorum. Tamam iPhone falan çıktı çıkmasına da, kalınken ince olan Nokia şarj aleti bağımlılığı ve talep edilirliği bitmiyor. Ben Nokia şarj aletsiz bir Türkiye düşünemiyorum şahsen. Her yerde var. Herkeste var. Bende de var. Ya sizde?

Züğürt Neşriyat

“Adam bi’ site yaptı, parayı vurdu.”
“Bizim aklımıza gelmiyor işte böyle şeyler.”
Demeyin!

Mark Zuckerberg zengin olmayacaktı da biz mi olacaktık? Tabii ki o olacaktı. Ama aşağıdaki sebeplerden hangisi ya da hangileri bunu sağladı bilemiyorum.
a) Baba diş hekimi, anne psikiyatr > Eğitimli, varlıklı aile
b) Aile Yahudi > Evet, parayı çeken genler doğuştan Zükercik’e bahşedilmiş.
c) Lisede bilim başarıları > Okulun arka bahçesinde sigara içen haylaz çoğunluktan değil. İnek.
d) Harvard Üniversitesi > Evet 4 yıllık üniversiteye yerleşmiş çocuk. Gerizekalı değil.

Zenginin malıyla çenesini yoran züğürt perspektifinden baktığımda B şıkkı ağır basıyor. Yine de şans ve zeka unsurunu es geçmemek gerek. Bir de Mark'ın resmi facebook sayfasında bir fotoğraf gözüme ilişti. 13 Mart 2009'da Türkiye'ye gelmiş Mark. Boğaz'a nazır bir yerde içtiği çayın fotoğrafı. "İstanbul'da çay" diye not düşmüş fotoğrafa. Bir Türk'ün bu fotoğrafa yaptığı sempatik yorum da şu:
"hahahahah aq markı bile içiyo şu çayı :D
ur prefe good mark come everytime in turkey and call me (:"

10 Haziran 2011

Elektro Sapiens

Dünyada elektriksiz bir hayat süren / sürebilen kaç toplum, kaç insan, kaç memleket kalmıştır bilinmez. Elektrik kullanım oranı en az olan kıtanın Afrika olduğunu tahmin etmek ise güç değil. Elektriksiz kalmış bir insanın can damarlarından biri (hatta daha fazlası) kopuveriyor o an. Buzdolabı, TV, bilgisayar, modem, klima, su ısıtıcı, cep telefonu ve daha onlarca alet ya elektrik gittiği an işlevselliğini yitiriyor ya da yavaş yavaş yitirmeye başlıyor. Bunlarsız bir hayat düşünebiliyor musunuz?

Sevgili Lady Gaga

Sen ki Amerika’nın azgın akan ırmaklarından, kekik kokan dağlarından gelmiş bir güzidiyet abidesisin. Etim ne budum ne demeden patlattın kendini mis gibi. Haus of Gaga diyorsun, modaya el atıyorsun. Yıl olmuş 2011. Böyle albüm kapaklarıyla çıkmaya utanmıyor musun? Senin yaptığını İzel&Ercan bile yapmaz. Ama artık yapmaz. Çünkü onlar 1992 yılında denediler bu fotoşop efektini. Ve daha nice yiğitler bu yola baş koydu. Prim yaptı. Seni kınıyorum. Ama bir yandan hak da veriyorum. Çünkü siyahın modası hiç geçmiyor. Ama şunu da bilmelisin ki yanağına ben çizmekle Marilyn Monroe, erotik klip çekmekle seksi olunmuyor. Hele o sesle Madonna hiç olunmuyor. Lütfen bu mütevazı yorumlarıma polemik yaratacak cevaplar verme. Dünya küçük. Bugün yarın karşılaşırız. Selamlaşmaya yüzümüz olsun. Kib, öpt, bye. 

7 Haziran 2011

Üç Kuruşa Beş Köfte

Trendyol’u duymayan kaldı mı bilmiyorum. Envai çeşit markanın ürününü ciddi anlamda ucuza satan bir site. Muadilleri de var ama ben sadece Trendyol’a üyeyim. Hani belki bir gün güzel bir ürün kıstırır da alırım gibisinden aldım üyeliği. Öyle çılgınlar gibi alışveriş yaptığım yok. Ama takiplerim sonunda alışveriş delisi insan sayısının sandığımdan daha fazla olduğu gibi bir izlenim edindim. Butikler genelde sabah saatlerinde açılıyor ve açıldıktan yaklaşık 10 dakika sonra satışa sunulmuş ürünlerin en güzelleri o an tükeniveriyor.

6 Haziran 2011

Sezen Öpünce Nazan Da Öpmüş Sayıldı


Mayıs sonunda Sezen ve Haziran başında Nazan yeni albümlerini piyasaya sürdü. Benim için Türk Pop müziğinde dahası beynimde oluşmuş müzik arşivimde çok önemli yere sahip bu iki kadının 2011 yazı başında böyle gıcır gıcır albümleri peş peşe kucağıma bırakıvermeleri doğrusu şaşırttı. Genelde aylarca yıllarca bekletirlerdi. Bu kez çok bekletmediler sanki. Benim için bu yazın en “hoş gelen” albümleri bu iki albümdür. Hoş gelmişlerdir.