İlkokul yıllarında okuduğum Mehmet Rauf’un Eylül romanından bu yana psikolojiye karşı hep merak ve ilgi duydum. Sayısal zekâsı daha yüksek biri olsaydım psikolog veya psikiyatr olmayı “belki” becerebilirdim ama ne o kadar zekiydim ne de çalışkan. İşin peşini bırak(a)madım tabii. İnsan psikolojisini okuyup anlamaya dair çabalarım devam eden süreçte psikiyatriye de ilgi duymama yol açtı. Örseleyemediğim merak duygum sayesinde pek çok okuma ve araştırma yaptım.
Bir arkadaşım okumakta olduğu mesleki bir psikiyatri kitabından bazı bölümleri bana aktardığında duyduklarım ilgimi çekti ve uzun zamandır bu konuda okuma yapmamış olduğumu fark ettim. Kitabın yazarı daha önce adını hiç duymadığım Vamık D. Volkan idi. Merak ettim ve hem kendisini hem de kitaplarını araştırdım. Özetlemek gerekirse, Vamık Volkan dünya çapında bilinen birkaç psikanaliz profesöründen biri ve politik psikiyatri konusunda da çalışmalar yapıyor. Kırktan fazla kitabı var. (İnternetten ve kendi sitesinden daha fazla bilgi edinilebilir.)
Psikoloji ve psikiyatriyle ilgili herkes gibi ben de Freud okumaya merak saldım ancak Freud’un ağır terimsel kelimeler içeren dili, anlamayı hayli güç kılıyordu. Vamık D. Volkan’ın mesleki ve politik psikiyatri kitaplarının yanında dört adet öykü kitabı yazdığını da keşfettim ve kitapları edindim. Merakımın ve motivasyonumun fazlalığından olsa gerek, kitapları birkaç gün içinde bitirdim. Mesleği ne olursa olsun psikoloji, psikiyatri ve psikanalizle ilgilenenlere bu dört kitabı tavsiye edeceğim. Kitaplar kolay anlaşılır bir dille yazılmış olsa da biraz psikiyatri terimi bilmek şart. Zaten ilgili olanlar o kadarını biliyordur diye düşünüyorum.
Psikanalitik öyküler serisinin ilk kitabı olan Kozmik Kahkaha, akut şizofreni tanısı konmuş Jane adlı hastanın ilginç yaşam öyküsünü ve gerçek psikanaliz sürecini anlatıyor. Atlarla Yaşayan Kadın kitabı da yine şizofreni tanısı konmuş, kendini “kocaman kötü bir leke” şeklinde tanımlayan Pattie’nin anne baba ve atlarla örülü şaşırtıcı öyküsünü anlatıyor. Kusursuz Kadının Peşinde, 57 yaşında, kadın bağımlısı ve zengin bir iş adamı olan Hamilton’un çocukluk yaşantılarının ne kadar önemli olduğunu gösteren öyküsü. Son olarak Fanustaki İnsanlar, narsistik kişilik ve bu kişiliğe sahip olan Brown ve Jennifer adlı iki hastanın psikanaliz süreçlerini anlatıyor.
Kitapları okurken kendimi Vamık Volkan’ın odasında oturmakta olan ve görünmeyen üçüncü bir kişiymişim gibi hissettim. Hem psikanalistin, hem de psikanalizandın gözünden olaylara bakma imkânı buldum. Bazen eğlendim bazen de psikanalizin insana dair ne çok şeyi ortaya koyabildiğini görerek şaşırdım. Psikoloji ve psikiyatri okumalarının insana kendini, hayatındaki insanları ve toplumu daha iyi anlama konusunda faydalı olduğunu düşünüyorum...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder